17 Kasım 2009 Salı

DE JA VU

Yine aynı görüntüler canlandı,

Kendimi mi tekrarlıyorum nedir?

Sağım umutsuz solum korkak,

Bir yanım çocuk bir yanım ihtiyar,

Korkuyorum adım atmalardan,


Elimde tutuşturduğum A4 kağıtları,

Aklımda ise geçmişin hesaplaşmaları,

Ve yine aynı görüntülerle,

Hayatım siyaha çalar ,

Beyaz umutarımı lekeler gider…..


Güvensiz sevgi,soluksuz insana benzer,

Ölü gibidir ne yaşar ne yaşatır,

Ve yine aynı görüntülerle,

İhanet yine bir sevgiyi öldürdü,

Kahpece gülüşlerle,


Hep rüyamızda görürüz güzel sahneleri,

Ve yorgun uyanışlarla biter,

Anımsamak istersin o anları,

Zihninse başka yorgunlukların ardından koşar,

Ve yine aynı görüntülerle,

15 Ekim 2009 Perşembe

Sana yürüyorum.

bir otobüsün koltuğunda,
bir trenin garında,
yahut ayağım gaz pedalında olduğunda
bil ki sana koşuyorum.

Ne mesafeleri gördüm,
ne ulaşılmaz engelleri,
ne de olmaz diyen mantık esintisini
ben inatla sana yürüyorum.

serseri yüreğimde,
buğulanmış gözlerimde,
titrek sözlerimde
ve yanağıma inen gözyaşımda,
sana sevgimi yazıyorum.

3 Ekim 2009 Cumartesi

Ay tutulması

Bu gece Ay tutuldu Ay Yarım ...
Aklım karmakarışık, sözler yarım, aklım zaten yarım...
Bir adam bile değildim yarım halimle...
Sevgiler yarım,mutluluk yarım....
Umutlar yarım beklemek yarım...
Ne sabır var artık ne hırs var...
Onlar da yarım....
Bu dünyada ne tam ki...
İyilik yarım kötülük diğer yarım....

28 Eylül 2009 Pazartesi

Sabahın dördü.

Saatlar sabaha doğru dolanıyor.
Yelkovan yine akrebe tur bindiriyor.
Sonbahar geceleri yazdan sonra da bir soğuk,
Bense yine düşünüyor ve düşünüyorum.
Düşüncelerin en zorudur ne düşündüğünü bilememek,
Aslında biliyorum istediğim peynir ekmek,


Ve sabahın dördü oluyor,

Tanrı

Tanrı,

Ha varsın ha yoksun umrumda değilsin,
Dilediğini dilemişsin beni böyle dilemişsin,

Kimi der zamandan mekandan münezzeh,
Kimi de heryerde orada burada der durur,

Kimi sana yaranmak için cübbesini giyer,
Kimi yaranmak için sana şarkılar söyler,

Hem her şeyi yaratansın,kötülüğü şeytana yıkansın,
İyi bir şey oldumu hep kendinden sayansın,

Cennetini yalakana vereceksen al senin olsun
Ben yalakan değilim azabın benim olsun.

Sonsuz merhamet deyip artislik yapma,
Ben daha merhametliyim düşmanımı ateşe atmam,

Binlerce yıl önceden adam seçmişsin diyorlar,
Sen söyle tuğlası tezek olan evde sen yatar mısın?

Ben,Muhammed,İsa,Musa değilim,
Ben bana söylediğine bakarım,

Adam seçip müridi yapacaksan,
Ben mürid olmam beni de seçecektin,

Eğer gerçek sensen seninle sorunum yok,
Senin adına gerçeği yamultanın sonu yok,

Okurum yaşam denen kitabı,onu yazan kim?
Güneş, ay ve denizdir senin kelimelerin,

Ben hurafelerde aramam senin işlerini,
Gören göz saklayamaz söylediklerini,

Almışlar yanlarına elleriyle yazdıklarını,
Senden diyorlar bize söyle nerede verdin?

Ha varsın ha yoksun umrumda değilsin,
Dilediğini dilemişsin beni böyle dilemişsin,

VE BEN.

Hayat,

İçerim günbegün zaman denen suyundan,

Gelirsin üzerime vazgeçmezsin huyundan,

Sorun oldun zihnimde şuyundan buyundan,

Esirinim senin ey Hayat,


Aşk,

İçerim bir zaman hasret denen şarabını,

Gözyaşımla yazarım senden olan meramımı,

Acı oldun gönlümde bir ondan bir bundan,

Kalbimde sitemsin ey Aşk,


Ölüm,

Tadarım o son anda zehirini,

Ellerinle kazarsın benim mezarımı,

Korku oldun zihnimde gelenden gidenden,

Canıma düşman, ey Ölüm,


VE BEN,

Şaşkın, yorgun ve bıkkın,

Olmuşum otuz sanarsın başındadır kırkın,

Zincirlerimi çözer kelimelerim,

Yine köşemde sessizlik VE BEN.

9 Eylül 2009 Çarşamba

sonsuzluk limanı

Ben hırçın denizde bir gemi,
Varacağım liman belirsiz,
Bazen yelkenlerim açılmaz,
Bazen su alırım,
Batmıyorum bazen bir limanda duruyorum,
Ama görüyorum bulamadım sonsuzluk limanını,
Ve ben;
hırçın denizde bir gemi.

herakles